özcanlar

ANKARA LIFE Dergi Röportajı `Özcanlar Lastik’in Yollardaki İzi Büyüyor!`

Lastiğinizi değiştirmek için bir mağazaya gidiyorsunuz... Evet, şimdilik tek beklentiniz lastik olabilir ama bu kez karşılaştığınız manzara çok daha güzel bir atmosferde; özenli bir dekorasyon, özel bir mağaza kokusu, taze pişmiş kurabiyeler, taze çiçekler, tertemiz bir atmosfer... Artık standardınızı ve beklentinizi yükseltebilirsiniz! Ankara'da Turan Güneş Bulvarı’nda “Özcanlar Lastik”leyiz.

Pırıl pırıl bir dekorasyon, eğilimli bir ekip, renkli bir cafeterya ile ortamı tam olarak kusursuz. Bakınca anlıyorsunuz... Buraya kesin bir kadın eli değmiş, diyorsunuz. Bizler, Şube ve Pazarlama Müdürü Ceren Özcan ile tanışınca mağazanın başarısının sırrını çözüyoruz. Eski ve köklü bir kuruluş olan Özcanlar Lastik, toptancı olarak çok sayıda bayi ile çalışan büyük bir firma ve son yıllarda perakendecilik ile müşterisine ulaşıyor. Ceren Özcan ise renkli ve yaratıcı kişiliğini yansıttığı mağazasında müşteri memnuniyeti odaklı bir hizmet anlayışıyla çalışıyor ve daima gülen yüzüyle, pozitif enerjisiyle ekibinin motivasyon kaynağı oluyor. Facebook sayfasında müşterisine yönelik kampanyalarıyla, yenilenen web sayfasıyla, yenilikçi ve akılcı en iyi çözümü sunan Özcanlar lastik, mağaza konseptine getirdiği yeni anlayışlarıyla sektöründe standartları belirliyor.

Ankara Life dergisi olarak Ceren Özcan ile kendi mağazasında samimi bir röportaj gerçekleştiriyoruz. Kekik kokulu mağazada sabah kahvemizi yudumlarken hem kendisini tanıyoruz hem de tüm bu güzellikleri büyük bir keyifle kendisinden dinliyoruz.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ankara doğumluyum. Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’nde okudum ve arkasından iktisat eğitimi aldım. Bu yıl da Bilkent Üniversitesi’nde işletme master’ımı tamamladım. Özcanlar Lastik'te hem Şube Müdürü hem de Pazarlama Müdürü olarak çalışıyorum.

“Özcanlar Lastik” rakiplerinden nasıl ayrıldı, nedir başarısının sırrı?

“Özcanlar Lastik” çok eski ve köklü bir firma, İş ortağımız da çok güçlü; “BRİSA”, Mağazamızda “Bridgestone” ve “Lassa” marka lastikleri müşterimize sunuyoruz. Son derece yenilikçi, dinamik, gelişime açık bir firma. Dolayısıyla bizler de rakiplerimizden bu güç birliği ile çok daha rahat ayrılabiliyoruz. Kurumsallaşma yolunca ciddi aşamalar kaydetmiş bir yapımız var. Bir aile şirketinin gelecekte sağlam ilerleyebilmesi için mutlaka kurumsallaşmış olması gerekiyor. Hepimizin sorumluluğu, alanı uzmanlaştığı konular belli. Sirketimizin kurucusu, sevgili babam-kayınpederim-İbrahim Özcan şu anda, kaplama fabrikamızın başında duruyor. Eşim, Özcanlar Lastik Genel Koordinatörü Mustafa Özcan ve Ben, iş hayatımızda her zaman babamızın önerilerinden ve tecrübelerinden faydalandık. Biz ailecek müşterilerimizle ve ekibimizle çok yakın olmayı başardık. Benim odam da bu mağaza içinde kolayca herkesle iletişim kurabileceğim bir yerde. Her departmanla ilgili olmak ve ekibin yanında olmak benim için önemlidir. Benim büyüklerimden iş hayatında gördüğüm en güzel tecrübe patron olmak yerine iyi bir yönetici olabilmektir.

Özcanlar Lastik’in Turan Güneş Bulvarı’ndaki showroom’unda işlerinizi başarıyla yürütüyorsunuz. Dekorasyonundan kokusuna, kahve ikramından temizliğine kadar kadın eli değdiği belli... Genelde erkeklerin çalıştığı bir sektöre kadın olarak nasıl farklılıklar getirdiniz?

İşimizin perakendecilik kısmı benim tarafımdan geliştirilen bir alan. Mağaza konsepti demek müşteriye daha yakın olabilmek ve müşterinin ihtiyaçlarını daha net anlayabilmek demektir. Kadın olmak; empatik bakış açısı, detaycı olmak konularında bir artı oldu. Zaten, müşteriyle bire bir ilgilenmek de öncelikle bunları gerektiriyor.

İş yoğunluğundan uzaklaşmak, zihninizi dinlendirmek için neler yapıyorsunuz?

Öncelikle benim yaşam kaynağım kızım. Onunla zaman geçirmek bana çok büyük keyif veriyor, Onun dışında sanat ve spor benim hayatımda çok önemli. Yağlı boya yapıyorum ve iki kez karma sergim oldu, Bence zihni arındırmak, iş hayatında daha yaratıcı olabilmek için sanat hayatımızda mutlaka olmalı. Ayrıca yoga ve pilates yapıyorum.

Peki, Ankara’nın hangi caddesi size keyif veriyor?

Ben de Ankara’nın popüler caddelerini seviyorum. Mesela, Tunalı Hilmi Caddesi’nin kışını çok seviyorum. Kuğulu Park’ta insanların arasına karışmak çok keyifli... Evimizin olduğu İncek, Beysukent bölgesinin şehirden uzaklığı, temiz havası ve doğayla iç içe olması bana huzur veriyor. Ankara’da insanı mutlu eden mekan değil, insan aslında. Bence Ankara’da insanlar daha samimi, çünkü burası samimiyeti geliştirebileceğin sakinlikte bir şehir.